Distributed cloud architecture yani dağıtılmış bulut mimarisi, birden çok yerde bir genel bulut altyapısını çalıştırabilen bir genel bulut bilişim hizmetidir. İşletme içinde, bir bulut sağlayıcısının veri merkezinde veya hatta bir üçüncü taraf veri merkezinde olabilir, ancak tümü tek bir kontrol panelinden yönetilir. Genel bulut hizmetlerinin bu merkezi olarak yönetilen dağıtımıyla işletmeler, çeşitli bulut ortamlarında uygulamaları dağıtabilir ve çalıştırabilir. Ayrıca bunu yaparken, gereksinimlerini daha iyi karşılayabilir.
Geçmişte, bir genel bulut sağlayıcısından yararlandığınızda verileriniz, tüm BT ekibi tarafından izlenen devasa bir merkezi veri merkezinde barındırılırdı. Ancak günümüzde veri toplayan milyarlarca bağlı cihazla, merkezi bir bulut veri merkezi çoğu zaman ağ tıkanıklığına ve zayıf ağ verimliliğine neden olur.
Bu noktada, dağıtılmış bulut mimarisi, sunucular ve uygulamalar, verilerin oluşturulduğu yere daha yakın çalıştığı için edge computing için en iyi temeli sağlar. Edge computing, birden fazla konuma yayılmak için daha küçük ve çevik birbirine bağlı veri merkezlerine sahiptir ve tıkanıklığı azaltmak için bu işleme gücünü IoT cihazlarına yaklaştırır.
İlgili İçerik: Geleceğin Teknolojisi: Edge Computing Nedir? Edge Computing’in Sunduğu Avantajlar Nelerdir?
Dağıtılmış Bulutlar Nasıl Çalışır?
Dağıtılmış bilgi işlem, uygulama bileşenlerinin birbirleriyle iletişim kurarken farklı ağlar arasında yayılmasına izin vererek bilgi işlem verimliliğini ve uygulama performansını artırır. Bununla birlikte, dağıtılmış bulut bilişim, bir genel bulut sağlayıcısının tüm bilgi işlem yığınını belirli ihtiyaçlara bağlı olarak farklı konumlara tahsis ederek bunu tamamen yeni bir düzeye taşır.
Dağıtılmış bulut mimarisi; operasyonlar, yönetişim, veri güvenliği ve tüm dağıtılmış altyapının güncellemeleri üzerinde kontrolü elinde tutarken sağlayıcının merkezi bulutunu genişletmek için mikro bulut uydularından yararlanır. Dağıtılmış bir bulut mimarisi ayrıca müşterinin merkezi bulut hizmetlerine ve coğrafi olarak dağıtılmış uydulara tek bir kontrol düzleminde erişmesine ve bunları yönetmesine olanak tanır.
Dağıtılmış Bulut Mimarisinin Avantajları Nelerdir?
Dağıtılmış bulut mimarisini benimsemenin işletmeniz üzerinde sağlayabileceği büyük avantajlar aşağıdaki şekildedir:
1. Verimli, uygun maliyetli ölçeklenebilirlik
Bir veri merkezini genişletmek veya yeni veri merkezi konumları oluşturmak maliyetli ve zaman alıcı olabilir. Dağıtılmış bulut, işletmelerin mevcut altyapıyı ve uç konumlarını fiziksel yapılara ihtiyaç duymadan genişletmesini sağlar. Bunu yaparken, işletmelere ek araçlar veya personel gerektirmeden herhangi bir ortamda hızla geliştirebilir ve konuşlandırabilir.
2. Daha iyi yasal uyumluluk
Veri gizliliği düzenlemeleri, bir kullanıcının kişisel bilgilerinin (PI) ikamet ettikleri ülke dışına seyahat etmesini kısıtlar. Dağıtılmış bir bulut mimarisiyle işletmeler, kişisel bilgileri (PI) her kullanıcının ülkesinde kolayca işleyebilir, böylece veri gizliliği yönergelerine uyar.
3. Hızlı içerik teslimi
Bir içerik dağıtım ağı, dağıtım hızını artırmak için dağıtılmış bir bulut üzerinde konuşlandırılabilir. Özellikle dağıtılmış bulut, kullanıcı deneyimini geliştirmek için son kullanıcılara daha yakın konumlardan video içeriğini depolayabilir ve sunabilir.
4. IoT, (AI) ve makine öğrenimi uygulamaları
Günümüzde çoğu uygulama (akıllı ev güvenlik sistemleri, giyilebilir fitness takip cihazları, otonom araçlar, sesli asistanlar vb.), gerçek zamanlı veri analizine güvendiği için verilerin merkezi veri merkezinden gidip gelmesini bekleyemez. Neyse ki, dağıtılmış bulut ve edge computing, bu uygulamaların ihtiyaç duyduğu düşük gecikmeyi sağlar.
Dağıtılmış Bulut Mimarisi Güvenliği
Dağıtılmış bulut mimarinizin güvenliğini sağlamak için bilmeniz gereken en önemli 4 nokta burada.
1. Görünürlük
Dağıtılmış bulut ortamlarınızın görünürlüğünü iyileştirmek için dağıtılmış bulut altyapısını oluşturan her varlığın ve bağımlılığın haritasını çıkarmak çok önemlidir. Bunu yaparak, genel bulut yönetimini iyileştirebilir ve güvenlik duruşunuzu en üst düzeyde tutabilirsiniz. İşletmeler, bulut mimarisini manuel olarak planlamak yerine, aynı sonuçları düşük maliyetlerle ve sıfır insan hatasıyla elde eden endüstri standardı araçlar kullanmalıdır.
2. Güvenlik sistemlerinin ölçeklenebilirliği
Bulut bilişimin ölçeklenebilir doğası nedeniyle, işletmeler güvenlik sonuçlarını dikkate almadan çok fazla ölçekleme alışkanlığı edinebilir. Bir işletmenin güvenlik önlemleri bulut ortamının büyümesine ayak uyduramadığında bir veri ihlali söz konusu olabilir. Bu nedenle, bulut ortamlarını genişletmeden önce güvenlik sistemlerinin ölçeklenebilirliğini göz önünde bulundurmak çok önemlidir. Güvenlik duruşunu etkin bir şekilde sürdürmek için güvenlik uygulamalarını bulut ortamlarınıza entegre etmeniz de önemlidir.
3. Otomasyonu kullanın
Uygulamaların ve bağımlılıkların sayısı hızla arttıkça, işletmeler bulut ortamlarını manuel olarak verimli bir şekilde yönetemez. Bu, bulutta depolanan hassas verileri daha da savunmasız hale getirir. Bu noktada, otomasyon sizin cankurtaranınız olacaktır. Otomasyon kullanmak size zaman ve kaynak kazandıracak, böylece daha üst düzey stratejik çalışmalara ve siber güvenlik çabalarına daha fazla odaklanabileceksiniz.
4. Bulut yönetişim politikalarını gözden geçirin
Bulut öncelikli ekonomiye daha iyi hazırlanmak için işletmelerin yönetim politikalarını gözden geçirmeleri ve güncellemeleri önerilir. Bu yüzden veriler ve müşteri yasalarıyla ilgilenme konusunda uzmanlığa sahip, yönetime özel bir ekip oluşturmayı düşünmeniz gerekir. Mevzuatın sürekli değişmesi nedeniyle, yasal düzenlemelere uyumu sürekli olarak izlemek ve veri gizliliği alanındaki en son güncellemeleri takip etmek çok önemlidir.
0 Comments