Özellikle bulut teknolojilerinde uzun yıllardır danışmanlık, proje yöneticiliği ve eğitmenlik yapan sektörün bilinen ismi Hakan Uzuner’e A’dan Z’ye tüm merak ettiklerimizi sorduğumuz bir röportaj gerçekleştirdik.
Keyifli okumalar!
1- Hakan Uzuner kimdir ne yapar?
Hakan Uzuner bir bilişim uzmanıdır. Özellikle bulut teknolojilerinde uzun yıllardır danışmanlık, proje yöneticiliği ve eğitmenlik yapan Hakan Uzuner ITSTACK Bilgi Sistemlerinin kurucusu ve aynı zamanda Profesyonel Hizmetler Direktörü olarak çalışır.
2- Bize profesyonel yolculuğunuzdan bahsedebilir misiniz? Sizi bu noktaya getiren ne oldu? ÇözümPark ve ITStack kuruluş hikayesi nedir?
2002 yılından sektöre ilk atıldığımda sektörde dağınık bir bilgi toplumunun olduğunu fark ettim. Pek çok uzmanın farklı alanlarda uzmanlıkları var ancak bunları ortak bir hafıza olarak kullanamıyorduk. Bu kapsamda 2006 yılından 2008 yılına kadar farklı topluluk web sitelerinde bu amaç ile makaleler yazdım, forum ortamında bilgi ve birikimlerimi paylaştım. Ancak başkasının yönetimindeki bu topluluk sitelerinde işler istediğim kadar hızlı ilerlemiyordu. Daha hızlı karar almalı ve daha çok paylaşım yapmalıydık. Durum böyle olunca da 4 arkadaşım ile birlikte 2008 yılında kendimize ait bir topluluk sitesi olan Çözümpark Bilişim Portalını hayata geçirdik. ITSTACK ise, 2015 yılında ilk olarak ticarete atıldıktan sonra yaşadığım ortaklık tecrübesinden sonra ticari hayatıma tek başıma devam etme kararı almam ile 2018 yılında kurulmuş bir teknoloji şirketidir.
3- Uzun yıllardır Microsoft MVP seçilmenizin sırrı nedir? Bu başarıyı yakalamaları için genç IT’cilere neler önerirsiniz?
Henüz 15 yaşındayken bilgisayar ile tanıştım. Aslında çok daha erken tanışan arkadaşlarım olmuştu. Ancak ailemin maddi durumu buna çok elvermediği için biraz geç başlasam bile ilk tanıştığım günden beri hep öğrenmeye meraklı biri olmuştum. Henüz üniversite sınavlarına girmeden lise yıllarında her gece bazen sabahlara kadar bilgisayarımı kurcalar ve o dönem olmayan internet nedeni ile sürekli olarak bir şeyler öğrenmek için etrafımdaki uzmanları, dergileri veya bulabildiğim kaynakları kullanırdım. Aslında o dönem bilginin ne kadar önemli olduğunu ve bunun paylaşılması halinde aslında benim o dönem yaşadığım sorunların yaşanmayacağını düşündüm ve bu nedenle makale yazmaya, etkinliklerde konuşma yapmaya, bildiğim konularda forumlarda insanlara yardım etmeye başladım. Aslında hali hazırdan sektöre girdikten 4 yıl sonra paylaşımlara başlamış olsam da, ilk olarak 2008 yılında MVP ödülüne layık görüldüm. Yani benim halihazırda yaptığım bir şey için ödüllendirilmek garipti tabii ama bir o kadar da gurur verici. Geriye baktığımda tabii ki programda 14 yıl geçirince artık ilk günkü heyecan olmasa bile günümüzde hala yoğun iş yüküme rağmen paylaşmayı çok sevdiğim için elimden geldiği kadar bu faaliyetlerime devam ediyorum.
4- İşinizle ilgili en çok (ve en az) neyi seviyorsunuz?
En çok sanırım yeni bir şeyler öğrenmeyi ve sonra hemen bunun ile ilgili bir makale yazmayı hala çok seviyorum. En az ise kâğıt-kürek işleri dediğimiz prosedürleri. Ancak her ne kadar bunları sevmesem de teknolojinin ayrılmaz bir parçası olan regülasyonlar, değişiklik yönetimi şu andaki hayatımın vazgeçilmez bir parçası.
5- Sizce bilişim sektöründeki en büyük eksiklikleri neler?
En büyük eksiklik yetişmiş personel. Çünkü ne yazık ki, mevcut eğitim sistemimiz zaten sektöre personel yetiştirmek için çok yeterli değil. Yine mevcut eğitim sistemi ile iyi bir İngilizce eğitimi için neredeyse özel okullar şart. Teknolojinin ana dilinin İngilizce olduğunu düşünürsek, aslında İngilizce bilmeden ne yazık ki birilerinin öğrenip Türkçe olarak yazdığı konulardan daha ileri kendinizi götüremiyorsunuz. Her ne kadar ÇözümPark olarak her alanda Türkçe kaynak sağlamaya çalışsak bile, tüm sektör için bu kaynaklar yeterli değil. Hele bulut gibi çok hızlı değişen sistemler için kaynak üretmek çok mantıklı değil. Çünkü ortalama her üç ayda bir güncellenen sistemler için yazılı dokumanlar geçerliliğini çok hızlı yitirebiliyor.
6- Şirketler hangi altyapı tarafında hangi IT yatırımlarını neden yapmalıdır?
Bu soruya tabii yanıt vermek çok zor, çünkü bizim çalışma prensibimizde önce müşterilerimizi dinlemek vardır. Yani her şirketin iş ihtiyacı farklı olacağı için buna net bir cevap veremeyeceğim. Ama gördüğüm en önemli eksiklikler izleme ve denetleme sistemleri ile ilgili oluyor. Yani bir şekilde yedekleme, firewall veya antivirüs gibi ürünleri artık hemen hemen her şirket aktif kullanıyor. Ancak monitoring yani izleme ve audit yani denetim, loglama çok ciddi manada gözden kaçırılan iki konu.
7- Yönetmekten hoşlanmadığınız IT projeleri nelerdir?
Bir profesyonel olarak tabii ki üzerimize düşen her projede elimizden geleni yapmaya hazırız. Ancak illa bir örnek vermek gerekiyor ise, üretici desteği bitmiş olan ürünlere ait projeleri yapmayı çok doğru bulmuyorum. Ancak özellikle sektörde 20 yıldan uzun bir süredir çalışmamdan dolayı da aslında benim kadar tecrübeli insanlara bu tarz projeler de çok geliyor. Çünkü zaten üretici desteği bitmiş ise, müşteri üreticiden bu konuda destek alamayacağını biliyor. Ama bu sistemleri yenilemesi gerekli ve bu konudaki en iyi uzman ile çalışmak istiyor. Bugüne kadar başarısız bir projemiz olmadı, ama sorun olursa üreticinin de destek vermediği bir projede aslında her proje ayrı bir risk içermektedir.
8- Koyu Beşiktaş taraftarı olduğunuzu biliyoruz, ne sıklıkta maçları takip edersiniz? Bu sene şampiyonluk yolunda Beşiktaş’ın şansı nedir ?
Bu şekilde bir intiba bıraktığıma en çok eşim sevinecek, çünkü her ne kadar bir Beşiktaşlı olsam da koyu Beşiktaş taraftarı olan aslında eşim. Yani formalar, resimler zorla gittiğim maçlar hep eşimden kaynaklı. Tabii artık maçlara gitmiyoruz ve eskisi kadar faal değiliz ama yine de eşimden dolayı hala evimizin içerisinde “goooool” sesleri yükseliyor. Şampiyonluk noktasında ise, her sene bir ümit diyoruz. Geçen sene olduk ve bence bu sene de biz şampiyon olacağız.
9- Hakan Uzuner gündelik hayatında nasıl biridir, gününü nasıl geçirir? Neler yapar boş zamanlarında? (Oluyorsa tabi 🙂 )
En büyük sorun zaman. Ne yazık ki birden çok şirkette yönetici pozisyonunda çalışıyorum. Gönüllü olarak ÇözümPark başta pek çok platformda insanlara yardımcı olmaya çalışıyorum. İki kızım var ve aileme zaman ayırmam gerekiyor. Yoğun projeler, yeni teknolojiler derken pek boş zamanım yok aslında. Her ne kadar ekip arkadaşlarım çok başarılı olsa da, hala işin mutfağında olmaktan hoşlandığım için projelerde aktif rol almam bu yoğunluğun ana nedeni. Ancak özellikle ekip arkadaşlarımın ağırlıklı uzmanlık alanlarındaki projelerin yoğun olduğun dönemlerde daha çok boş vaktim oluyor. Bu durumda genelde PS’ da Formula1 oynarım ya da PC’ de CS:GO, çok sabit adamımdır yani PC veya PS de başka oyunlar olmasına karşın çok tercih etmem, çünkü biliyorum ki zamanım çok sınırlı, o yüzden tek oyun bence gayet yeterli. Eğer hala zamanım var ise, Netflix izlemeyi tercih ediyorum. Eğer hava ve gün uygun ise ailem ile dışarı çıkmak ya da evde vakit geçirmeyi tercih ederim. Sanırım yapmadığım iki şey TV izlemek veya haber okumaktır. Aslında bu ikisini hayatımdan çıkararak ek bir boş zaman kazandım diyebilirim.
10- İş yaşamı dışında Hakan Uzuner’in önümüzdeki 5 yıllık hedefleri arasında neler var?
Aslında en temel hedefim İstanbul’dan taşınmak. Pandemi ile aktif çalıştığımız kurumsal müşterilerde ciddi bir performans artışı gördük. Bu aynı zamanda grup şirketlerimize de yansıdı. Yani pandemi de hem müşterilerimiz hem de biz büyüdük. Çalışanlarımız ile home office çalışma modeline başladık ve çok iyi adapte olduk. 2020 yılını bu şekilde bitirdik. Şu anda 2021 yılı da bu modelde bitireceğiz. Sanırım mevut müşterilerimiz bu modeli sürdürürse muhtemel artık İstanbul’da yaşamamıza gerek kalmayacak. Neredeyse 20 milyona yaklaşan bir nüfus ile artık bence İstanbul yaşanabilecek bir şehir değil, bu yüzden kısa vadedeki hedefim yakın bir şehire taşınmak olacaktır.
0 Comments