Geleceğin Teknolojisi: Edge Computing Nedir? Edge Computing’in Sunduğu Avantajlar Nelerdir?


Grand View Research analistleri, edge computing çözümler pazarının 2027 yılına kadar 3.5 milyar dolardan 43.4 milyar dolara çıkacağını tahmin ediyor.

Gartner ise, 2022 yılına kadar üretilen verilerin %50’sinin, edge teknoloji ile merkezileştirilmiş bulut merkezleri tarafından oluşturulacağını ve işleneceğini öngörüyor.

Peki geleceğin teknolojisi olarak gösterilen edge computing tam olarak nedir?

Edge Computing Nedir? 

“Edge Computing” yani “Sınır Bilişim”, IoT’nin büyümesiyle gelişen, merkezi olmayan, dağıtılmış bir bilgi işlem altyapısıdır. 

Bulut bilişim bunu, cihazdan kilometrelerce uzaktaki merkezi, bulut tabanlı bir konum (genellikle bir veri merkezi) aracılığıyla ele alır. Öte yandan, edge computing; veri hesaplama, analiz ve depolamayı, verilerin toplandığı cihazlara yaklaştırır ve bilgileri buluta geri taşıma ihtiyacını ortadan kaldırır. Donanım ve yazılım bileşenlerini uçta birleştiren düzgün tasarlanmış bir mimariyle verileri güvence altına alır.

Edge Computing’in Avantajları Nelerdir?

Günümüz dünyasında üretilen büyük hacimli verilerin taşınmasıyla ilgili ağ sorunlarına en etkili çözümlerden biri olarak ortaya çıkan edge computing, yeni bir alan olmasına rağmen, aşağıdakiler de dahil olmak üzere bazı belirgin avantajlar sağlar:

1. Düşük Gecikme Süresi

Veriler, gecikme süresini azaltan harici bir veri merkezinde veya bulutta değil, kaynağa daha yakın işlenir. Edge computing noktaları birbirine yaklaştırdığı için gecikme sorunlarını ortadan kaldırır.

2. Yüksek Bant Genişliği 

Edge computing, verileri indirme ve analiz etme sürecini hızlandırarak her veri noktasının kendi bilgilerini işlemesine olanak tanır. Bu, depolama maliyetlerini ve bireysel sistemler üzerindeki stresi azaltır, en uygun bilgiyi bulma sürecini optimize eder.

3. Azaltılmış Tıkanıklık

İnternet yıllar içinde gelişmesine rağmen, milyarlarca cihazda her gün üretilen veri hacmi, yüksek düzeyde sıkışıklığa neden olabilir. Edge computing’de, yerel bir depolama vardır ve yerel sunucular, bir ağ kesintisi durumunda temel uç analizlerini gerçekleştirebilir.

4. Daha Düşük Maliyet 

İşletmeler, yerel cihazlar için veri yönetimi çözümlerine bulut ve veri merkezi ağlarına göre daha az harcama yapar.

5. Birlikte Çalışabilirlik ve Gelişmiş Esneklik

Edge computing, bilgi ve operasyonel teknolojiler arasında bir bağlantı noktası görevi görür. Cihazları uyumlu bir şekilde işleme yeteneği, uyumlu sistem ve teknolojileri entegre etmenin önündeki engeli kaldırır. Ayrıca sürekli yükseltmeler, sürekli bir yenilik akışı sağlar.

6. Artan Güvenlik

Bulut bilişim mimarisi doğası gereği merkezileştirilmiştir; bu, buluta bağımlı bir ağın özellikle tek bir saldırıya veya elektrik kesintisine karşı savunmasız olduğu anlamına gelir. Veriler büyük ölçüde yerel cihazlarda işlendiğinden ve depolama gerektiğinde yerel sunucular ve veri merkezleri arasında dağıtılabildiğinden, edge computing bu tür riskleri etkin bir şekilde dağıtır.

7. Artan Uygulama Verimliliği

Daha düşük gecikme seviyeleriyle uygulamalar daha verimli ve daha yüksek hızlarda çalışabilir. Bulutun rolünün öneminin azaltılması, tek bir hata noktasına sahip olma potansiyelini de azaltır.

Örneğin, bir şirket verilerini depolamak için merkezi bir bulut kullanırsa ve bulut çökerse, sorun çözülene kadar verilere erişilemez hale gelir ve bu, ciddi bir iş kaybına yol açabilir.

2016’da Salesforce.com, Salesforce’un Kuzey Amerika 14 sitesindeki (aka NA14) bir kesinti nedeniyle 24 saatten fazla çevrimdışı kaldı. Müşteriler, telefon numaralarından e-postalara kadar çok sayıda müşteri verisine erişemedi ve bu da işi büyük ölçüde kesintiye uğrattı.

Bulut Bilişim vs Edge Computing

Edge ve Cloud Computing arasındaki en büyük fark, edge computing’in enerji tüketimini, bant genişliğini ve yanıt süresini azaltmasıdır. 

Bunların dışında edge computing’in cloud computing’e göre diğer avantajları aşağıdaki şekildedir:

  • IoT cihazları günlük hayatımızda daha fazla yer aldıkça, sistemin çökmesini önlemek için edge computing giderek daha önemli bir hale gelecek.
  • Bilgileri birden fazla cihazda çeşitlendirirsek, veriler daha korunabilir bir hale gelir ve bir ortam saldırı alırsa, hasar minimum düzeyde olur.
  • Veriler mümkün olduğunca menşe yerine yakın işlendiğinden, yanıt süresi çok düşüktür. 

Ancak, edge computing’in büyümesi bulut’un sonu değildir. Her iki teknoloji de süreçleri ihtiyaçlara göre optimize etmek için tamamlayıcı, hatta hibrit olarak sunuldukları bir bilgi işlem modeline doğru ilerlemektedir.

Edge Computing ve IoT

Edge Computing ve IoT, dördüncü sanayi devriminin geleceğini tanımlayacak ayrılmaz bir ikilidir.

IoT cihazları, doğrudan insan müdahalesi olmadan ağlar üzerinden veri alır ve gönderir. Edge computing’in gerekli olduğu yer tam olarak burasıdır. Edge computing ile cihazlar gerçek zamanlı işleme ve iletime ihtiyaç duyduğunda, gecikme veya bağlantı sorunları yaşamazlar. Edge computing, verileri daha doğrudan bir şekilde yönetmeyi mümkün kılar ve IoT cihazlara buluttan uzakta daha yüksek bir hesaplama ve işleme kapasitesi sağlar.

Edge Computing ve 5G

5G, 4G’den daha hızlı olmasına rağmen, içerik ve uygulamalar tüketildikleri veya yürütüldükleri yere yaklaştırılmazsa getirdiği avantajlar işe yaramaz. 

İşte burada edge computing devreye girer ve bu bilgileri tekrar tekrar buluta götürmeye gerek kalmadan oluşturuldukları yerde işler. Her ikisi de şirketlerin, hükümetlerin ve tüketicilerin etkileşim kurma ve iş yapma şeklini dönüştürerek devrim niteliğinde yenilikçi hizmetlere yol açar.

Edge Computing’in Geleceği

Yukarıda bahsettiğimiz gibi edge computing’in büyümesi bulut’un sonu değildir. Bulut tabanlı veri merkezleri, büyük veri akışlarını (büyük dosyalar dahil) işlemek ve kritik olarak zamana duyarlı olmayan uygulamaları çalıştırmak için benzersiz bir şekilde konumlandırıldığı için edge computing bulutun yerine geçecek diyemeyiz. Bundan ziyade edge computing için tamamlayıcı bir ağ teknolojisi parçasıdır demek daha doğru olur.

Ancak IoT’den üretilen veri hacmi büyümeye devam edeceği için bunları kaynağında işlemek için edge cihazlar ve sunucular gerekli olacaktır. Bu bağlamda Gartner’ın raporu da bu tezi destekler.

Gartner, 2025 yılına kadar verilerin %75’inin geleneksel veri merkezi veya bulut dışında oluşturulacağını ve işleneceğini tahmin ediyor.

Halihazırda endüstriyel ve imalat sektörlerinde de kullanılan edge computing’in aşağıda açıklayacağımız kullanım örnekleri, yakın gelecekte daha fazla uygulamayı teşvik edecek gibi görünüyor:

Artan veri toplama: Sınır bilişim, sensörlerin; kargo gemileri, petrol sahaları veya yeraltı maden sahaları gibi bulut bağlantılarının istikrarlı veya uygun maliyetli olmadığı uzak konumlarda, kritik verileri toplamasına olanak tanır.

Artan birlikte çalışabilirlik: IoT hizmet sağlayıcıları, birlikte çalışabilirlik sorunlarına yol açan farklı cihazlar, API’ler ve veri biçimleri sunar. Bununla birlikte, edge computing mimarisi, IoT uygulamaları için standart bir platform sağlar ve daha eski makineler için iletişim protokollerini dönüştürür.
Artan maliyet tasarrufu: Edge bilişim, bant genişliği ve veri depolama ile ilgili maliyetleri anında azaltır. Sensör verilerinin gerçek zamanlı işlenmesini kolaylaştırarak aydınlatma, soğutma ve diğer çevresel kontrolleri otomatik olarak ayarlayarak; enerji tüketimini azaltabilir ve makinelerin tutarlı ve üretken bir şekilde çalışmasını sağlayabilir.