Cloud Native Nedir? Var Olan Projemi Nasıl Cloud Native Hale Getirebilirim?
Cloud Native Nedir? Var Olan Projemi Nasıl Cloud Native Hale Getirebilirim?

Cloud Native Nedir? Var Olan Projemi Nasıl Cloud Native Hale Getirebilirim?


Gartner’a göre, bulut hizmetleri pazarının 2022 yılına kadar 331 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu pazarda bulut uygulama hizmetleri, öngörülen %80’lik büyüme ile en hızlı büyüyen sektör. Aynı rapor, 2020 yılına kadar yeni yazılım şirketlerinin dörtte birinden fazlasının bulutta yerel olmayı seçeceğini tahmin ediyor.

Araştırmalardan da anlayacağınız gibi, bulut tabanlı uygulamalara olan talep artmaya devam ediyor. 

Neden mi?

Çünkü şirket içi yazılımlar genellikle daha pahalıdır, önceden yapılan bir yatırım ve bakım maliyeti gerektirir. Bulut ortamları ve diğer SaaS çözümleriyle entegre etmek de genellikle zordur. Cloud native uygulamalar ise, bulut satıcı ortamlarıyla kolayca bütünleşerek operasyonları düzene sokar.

Cloud Native Nedir?

Cloud native, işinizin hızını artırmanın bir yolu ve ekiplerinizi Kubernetes gibi cloud native teknolojilerinin sunduğu otomasyon ve ölçeklenebilirlikten yararlanacak şekilde yapılandırmanızı sağlayan bir yöntemidir.

Cloud Native Computing Foundation (CNCF), cloud native’i modern dinamik ortamlarda çalışan ölçeklenebilir uygulamalar olarak tanımlar. Bu; genel, özel veya hibrit bir bulutta yer alıp almadıklarıyla değil, uygulamaların nasıl oluşturulduğu ve dağıtıldığı ile ilgilidir. Bulutta yerel uygulamalar, dikey olarak değil yatay olarak ölçeklenecek şekilde tasarlanmıştır ve kapsayıcılar (containers), mikro hizmetler ve API’ler gibi teknolojilere dayanır.

Ölçeklenebilirlik, mikro hizmet modüllerinin diğer işlemlere bağımlı olmadan kendilerini ayrı ayrı iyileştirmelerine olanak tanır. Teknoloji, cloud native yaklaşımıyla geliştirilen sistemlerin esnek, ölçeklenebilir ve yeniden kullanılabilir olmasını sağlar.

Cloud Native Neden Önemlidir?

Cloud native teknolojilerini ve uygulamalarını benimsemek; şirketlerin kurum içinde yazılım oluşturmasına, finans gibi iş departmanlarındaki kişilerin BT ile yakın ortaklık kurmasına, rakiplerine ayak uydurmasına ve müşterilere daha iyi hizmetler sunmasına olanak tanır.

Aslında, cloud native’in geleneksel geliştirme ve bilgi işlemle karşılaştırıldığında önemli avantajları vardır:

  • Daha hızlı kod geliştirme ve dağıtım
  • Daha yüksek hizmet geri dönüşü
  • Sunucusuz bilgi işlemin benimsenmesi
  • DevOps süreçlerine daha fazla ivme
  • Ölçeklenebilirlik
  • Esneklik
  • Yeniden kullanılabilir hizmetler

Ayrıca cloud native stratejisi, BT’nin operasyonel genel giderlerinin bulut satıcılarına aktarılmasını sağlayarak işletmelerin çabalarını iş inovasyonuna ve müşteriye odaklamasına olanak tanır.

Cloud Native Mimarisi

Cloud native mimarisinin çalışmasını sağlayan dört ana ilke aşağıdaki şekildedir:

1. Mikro hizmetler

Mikro hizmetler, cloud native mimarisinin temelidir. Bu mikro hizmetler, uygulama içinde farklı işlevleri çalıştırmak ve yürütmek için tasarlanmıştır. Örneğin, bir mikro hizmet, bir işlemi uygulamak için tasarlanabilirken, bir diğeri bu işlemi çalıştırmak için kullanılabilir.

Bu mikro hizmetler genellikle kapsayıcılara paketlenir, böylece geliştiriciler, bir cloud native uygulamasının tamamı yerine aynı anda bir dizi mikro hizmet üzerinde çalışabilir.

2. Kapsayıcılar

Kapsayıcılar, uygulamaların tüm çalışma zamanı ortamlarıyla paketlenmesine ve yalıtılmasına izin vererek, tam işlevselliği korurken ortamlar arasında taşımayı kolaylaştırır.

3. CI/CD

Cloud native uygulamaları, sürekli teslim modelinde çalışır. Bu, diğer ekiplerdeki son kullanıcıları veya geliştiricileri etkilemeden yazılımları daha hızlı oluşturmalarını, dağıtmalarını ve yayınlamalarını sağlamak için geliştiriciler ve operasyon ekibi arasındaki işbirliğini teşvik eder.

4. DevOps

Cloud native, sürekli teslimi ve entegrasyonu (CI/CD) mümkün kılmak için DevOps’u bir uygulama olarak benimser.

Cloud Native Uygulamalar Oluşturmanın Avantajları Nelerdir?

Cloud native uygulamalar oluşturmanın birçok avantajı vardır:

1. Bağımsızlık

Cloud native uygulamaları mikro hizmetler mimarisini kullandığından, bulutta yerel uygulamaları birbirinden bağımsız olarak oluşturmak mümkündür. Bu size bir uygulamanın farklı bileşenlerini diğer bileşenleri etkilemeden bağımsız olarak oluşturma, yönetme ve dağıtma fırsatı verir.

2. Otomasyon

Bulutta yerel uygulamalar, yazılım güncellemelerinin hemen gönderilmesini mümkün kılan sürekli teslim modelinde çalışır.

3. Kesintisiz

Kubernetes gibi kapsayıcı düzenleyiciler sayesinde, temelde sıfır kesinti süresiyle bir yazılım güncellemesi dağıtabilirsiniz. Uygulamanın bir örneği çökerse, Kubernetes sizin için hemen bir başkasını otomatik olarak başlatır.

4. Ölçeklenebilirlik 

Bulutta yerel uygulamalar, ağ genelinde esnek dağıtım seçenekleri sağlayarak uygulamada geliştirmeyi, dağıtmayı ve yinelemeyi kolaylaştırır.

5. Standartlara dayalı

Çoğu cloud native hizmeti, CNCF Açık Kaynak organizasyonu tarafından savunulan bir dizi standardı takip eder. Bu standartlar topluluk tarafından incelenmiş ve onaylanmıştır ve dünyadaki en büyük teknoloji şirketlerinden bazıları tarafından kullanılmaktadır. Bu, satıcı bağımlılığını azaltmaya yardımcı olur ve uygulamaların doğru şekilde oluşturulmasını sağlar.

Var Olan Projemi Nasıl Cloud Native Hale Getirebilirim?

Bir buluta geçiş stratejisi geliştirmek, dikkatli bir planlama ve birkaç adım gerektirir. Aşağıda başarılı bir buluta geçiş stratejisi için dört ipucu bulabilirsiniz:

1. Durumu değerlendirerek başlayın

Netflix, tamamen şirket içinden buluta geçiş yapan ilk şirketlerden biriydi ve süreç sekiz yıllık bir planlama aldı. Bu uzun bir süre gibi görünse de, başarılı bir geçiş için kapsamlı bir planlama önemlidir.

Tam bir geçiş planlarken, tüm uygulamaları değerlendirmek, neleri kolayca taşıyabileceğinizi ve nelerin yeniden düzenlenmesi gerektiğini kategorilere ayırmak gerekir. Yeniden düzenleme, işlevselliğini değiştirmeden kodu uyarlama işlemidir. Geçiş durumunda, bu genellikle, kapsayıcılarda kullanım için uygulamaların değiştirilmesi anlamına gelir.

2. Kapsayıcılardan yararlanın

Kapsayıcılar genellikle bulut işlemlerini iyileştirebilir ve ekiplerin bulut ölçeklenebilirliği ve esnekliğinden tam olarak yararlanmasını sağlar. Uygulamaları kapsayıcılarda çalışan mikro hizmetlere ayrıştırarak uygulamaları daha hızlı ve daha verimli şekilde geliştirebilirsiniz.

İlk başta ek çalışma gerektirse de, genel kapsayıcılar buluta geçişinizi daha etkili hale getirebilir. 

Kapsayıcılar hemen hemen her ortamda çalıştırılabildiğinden, bunları buluttan buluta dahil olmak üzere platformlar arasında kolayca taşıyabilirsiniz.

İşletmeler genellikle bir bulut ortamında dağıtım, yönetim ve bağlantı gerektiren birden çok kapsayıcıya sahip olur. Kubernetes gibi kapsayıcı yönetim platformları, geliştiricilerin çok sayıda kapsayıcıyı yönetmesine yardımcı olabilir. Bu amaçla, yönetilen bir Kubernetes hizmeti kullanabilir veya bunu kendi başınıza yapabilirsiniz.

3. DevOps metodolojisini uygulayın

Bir DevOps metodolojisi uygulamak, size bir bulut ortamına hızla uyum sağlamak için ihtiyaç duyduğunuz çevikliği sağlayabilir. DevOps, geliştirme ve operasyon ekipleri arasında yakın işbirliğini ve paylaşılan süreçleri içeren bir metodolojidir.

DevOps geliştirme yaklaşımını benimsemek, Sürekli Entegrasyon / Sürekli Teslimat (CI/CD) süreçlerini uygulamanıza yardımcı olabilir. CI/CD elde etmek için DevOps kullandığınızda, geliştirme hattını düzene sokarak daha hızlı ve daha verimli hale getirirsiniz. Bu, bulut kullanılabilirliğinden ve ölçeklenebilirliğinden daha iyi yararlanmanızı sağlar.

4. Uçtan uca izleme ile görünürlüğü artırın

Buluta geçiş yaptığınızda, ortamınızın uçtan uca görünürlüğünün olması önemlidir. Bu, geçiş sürecinin başlarında kusurları ve sorunları yakalamanızı sağlar. Bulut sağlayıcıları genellikle teklifleriyle birlikte izleme araçları sağlarken, bazen bu özellikler sınırlıdır veya ek maliyetler vardır.

Sağlayıcınızın izleme araçları yetersizse, izleme için üçüncü taraf bir araç eklemeyi düşünün. Doğru seçilmiş üçüncü taraf bir araç, izlemenizi merkezileştirmenize ve sistemlerinizi daha verimli bir şekilde görselleştirmenize yardımcı olabilir.